-
1 inceden inceye
bis in die letzten Feinheiten, in allen Einzelheiten; ( titizlikle) sorgfältig\inceden inceye hesaplamak gründlich rechnen, durchrechnen\inceden inceye tasarlamak ausklügeln, bis in die letzten Feinheiten ausdenken -
2 inceden inceye
дета́льно, тща́тельно, скрупулёзноinceden inceye araştırmak — тща́тельно осма́тривать / обы́скивать
-
3 inceden inceye
adv. minutely -
4 inceden inceye
hûr û kûr -
5 inceden inceye
minutely -
6 inceden inceye alay eden
1. ironic 2. ironical -
7 inceden inceye araştıran
adj. searching -
8 scan
inceden inceye gözden geçirmek, iyice incelemek, süzmek; söyle bir göz gezdirmek, göz atmak, üstünkörü bakmak; dizeleri duraklara ayirmak -
9 ironic
inceden inceye alay eden -
10 ironical
inceden inceye alay eden -
11 тщательно
özenle, özene özene; titizlikle; inceden inceyeтща́тельно проду́манный план — inceden inceye düşünülmüş plan
тща́тельно ото́бранные ли́ца — özenle seçilmiş kişiler
он тща́тельно скрыва́л своё и́мя — ismini sıkı sıkıya saklardı
он тща́тельно избега́л э́той те́мы — bu konudan dikkatle kaçınıyordu
тща́тельно расчёсанные во́лосы — özentiyle taranmış saçlar
-
12 тщательный
özenli,itinalı; titiz* * *özenli, itinalı; titizтща́тельный ухо́д — özenli bakım
тща́тельная рабо́та — özenli iş
тща́тельный ана́лиз — titiz analiz
при тща́тельном изуче́нии вопро́са — sorun inceden inceye incelendiğinde
тща́тельный о́быск — inceden inceye arama
-
13 fein
1) ( zart) ince yapılı, inceden, narin; ( empfindlich) hassas; ( Strich, Gewebe) ince; ( Sieb) küçük deliklidieser Wein ist vom F\feinsten bu şarap en seçkinlerden biri\fein säuberlich inceden inceye, titizce, titizlikle;ein \feines Gehör haben hassas kulakları olmak;eine \feine Nase haben hassas bir burnu olmak\fein! şahane!, güzel!;\fein, dass du wieder da bist döndüğüne çok sevindim7) ( fam)wer damals in dieser Branche investiert hat, ist heute \fein raus o zamanlar bu dalda yatırım yapanlar bugün köşeyi döndü;ein ist wirklich ein \feiner Kerl kendisi gerçekten hoş bir adam -
14 скрупулёзно
titizlikle, kılı kırk yararcasına, inceden inceye -
15 elaboration
n. dikkatle hazırlanma, özen, ayrıntı, detay* * *detaylandırma* * *noun ayrıntılarıyla hazırlama, inceden inceye işleme -
16 finely
ince ince* * *adverb çok iyi, inceden inceye -
17 minutely
-
18 searching
adj. inceden inceye araştıran, araştırıcı, keskin (bakış), sıkı (araştırma)————————n. arama* * *1. arama (n.) 2. ara (v.) 3. araştırarak (prep.)* * *adjective (trying to find out the truth by careful examination: He gave me a searching look.) araştırıcı, meraklı -
19 to a nicety
(exactly: He judged the distance to a nicety.) bütün ayrıntılarıyla, inceden inceye -
20 ironic
adj. ironik, alaylı, alaycı, ters anlamlı* * *1. alaylı 2. inceden inceye alay eden
См. также в других словарях:
inceden inceye — zf. 1) Ayrıntılara inerek, önem vererek, titizlikle, titizce Her tarafını inceden inceye araştırıyorlar gümrükte. R. Enis 2) Hafif, belirsiz, tiz olmayan bir sesle … Çağatay Osmanlı Sözlük
inceden — sf. 1) İnce yapılı 2) Duygulu Birleşik Sözler inceden inceye … Çağatay Osmanlı Sözlük
ivil ivil — inceden inceye … Beypazari ağzindan sözcükler
alıcı gözüyle bakmak — inceden inceye gözden geçirmek Şimdiye kadar pek alıcı gözüyle bakmamıştı. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
DİKKAT-İ NAZAR — İnceden inceye düşünme ve bakma. Bakış inceliği … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HADDE-İ TEDKİK — İnceden inceye araştırmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HURDE-BÎNANE — İnceden inceye. Kılı kırk yararak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MU-ŞİKÂFÎ — İnceden inceye araştırma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
soruşturmak — i Öğrenilmek istenilen şeyi birçok kişiye inceden inceye sormak, araştırmak Paramıza mı göz dikiyorlar hele bir inceden inceye soruşturalım. A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
ince — sf. 1) Kendi cinsinden olanlara göre, dar ve kalınlığı az olan, kalın karşıtı İnce minare. İnce değnek. İnce kitap. 2) Zayıf Sarışın, kuru, ince bir kadındı. Y. K. Beyatlı 3) Taneleri ufak, iri karşıtı İnce un. İnce kum. 4) Aşırı özen gerektiren … Çağatay Osmanlı Sözlük
incelemek — i Bir işi veya bir şeyi ele alıp özelliklerini, ayrıntılarını inceden inceye, özenle anlamaya, öğrenmeye çalışmak, tetkik etmek Ne kitap okur ne de başkalarının düşüncesini inceler. S. Birsel … Çağatay Osmanlı Sözlük